← Back
←Previous: luke 17
Chapter 18
Next: luke 19→

Verse 1

İsa öğrencilerine, hiç usanmadan, her zaman dua etmeleri gerektiğini belirten şu benzetmeyi anlattı: "Kentin birinde Tanrıdan korkmayan, insana saygı duymayan bir yargıç vardı.

Verse 3

Yine o kentte bir dul kadın vardı. Yargıca sürekli gidip, 'Davacı olduğum kişiden hakkımı al' diyordu.

Verse 4

"Yargıç bir süre ilgisiz kaldı. Ama sonunda kendi kendine, 'Ben her ne kadar Tanrıdan korkmaz, insana saygı duymazsam da, bu dul kadın beni rahatsız ettiği için hakkını alacağım. Yoksa sürekli gelip beni canımdan bezdirecek' dedi."

Verse 6

Rab şöyle devam etti: "Adaletsiz yargıcın ne söylediğini duydunuz.

Verse 7

Tanrı da, gece gündüz kendisine yakaran seçilmişlerinin hakkını almayacak mı? Onları çok bekletecek mi?

Verse 8

Size şunu söyleyeyim, onların hakkını tez alacaktır. Ama İnsanoğlu geldiği zaman acaba yeryüzünde iman bulacak mı?"

Verse 9

Kendi doğruluklarına güvenip başkalarına tepeden bakan bazı kişilere İsa şu benzetmeyi anlattı: "Biri Ferisi, öbürü vergi görevlisi iki kişi dua etmek üzere tapınağa çıktı.

Verse 11

Ferisi ayakta kendi kendine şöyle dua etti: 'Tanrım, öbür insanlara -soygunculara, hak yiyenlere, zina edenlere- ya da şu vergi görevlisine benzemediğim için sana şükrederim.

Verse 12

Haftada iki gün oruç tutuyor, bütün kazancımın ondalığını veriyorum.'

Verse 13

"Vergi görevlisi ise uzakta durdu, gözlerini göğe kaldırmak bile istemiyordu, ancak göğsünü döverek, 'Tanrım, ben günahkâra merhamet et' diyordu.

Verse 14

"Size şunu söyleyeyim, Ferisi değil, bu adam aklanmış olarak evine döndü. Çünkü kendini yücelten herkes alçaltılacak, kendini alçaltan ise yüceltilecektir."

Verse 15

Bazıları bebekleri bile İsaya getiriyor, onlara dokunmasını istiyorlardı. Bunu gören öğrenciler onları azarladılar.

Verse 16

Ama İsa çocukları yanına çağırarak, "Bırakın, çocuklar bana gelsin, onlara engel olmayın!" dedi. "Çünkü Tanrının Egemenliği böylelerinindir.

Verse 17

Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrının Egemenliğini bir çocuk gibi kabul etmeyen, bu egemenliğe asla giremez."

Verse 18

İleri gelenlerden biri İsaya, "İyi öğretmenim, sonsuz yaşama kavuşmak için ne yapmalıyım?" diye sordu.

Verse 19

İsa, "Bana neden iyi diyorsun?" dedi. "İyi olan yalnız biri var, O da Tanrıdır.

Verse 20

Onun buyruklarını biliyorsun: 'Zina etmeyeceksin, adam öldürmeyeceksin, çalmayacaksın, yalan yere tanıklık etmeyeceksin, annene babana saygı göstereceksin.' "

Verse 21

"Bunların hepsini gençliğimden beri yerine getiriyorum" dedi adam.

Verse 22

İsa bunu duyunca ona, "Hâlâ bir eksiğin var" dedi. "Neyin varsa hepsini sat, parasını yoksullara dağıt; böylece göklerde hazinen olur. Sonra gel, beni izle."

Verse 23

Adam bu sözleri duyunca çok üzüldü. Çünkü son derece zengindi.

Verse 24

Onun üzüntüsünü gören İsa, "Varlıklı kişilerin Tanrı Egemenliğine girmesi ne kadar güç!" dedi.

Verse 25

"Nitekim devenin iğne deliğinden geçmesi, zenginin Tanrı Egemenliğine girmesinden daha kolaydır."

Verse 26

Bunu işitenler, "Öyleyse kim kurtulabilir?" dediler.

Verse 27

İsa, "İnsanlar için imkânsız olan, Tanrı için mümkündür" dedi.

Verse 28

Petrus, "Bak, biz her şeyimizi bırakıp senin ardından geldik" dedi.

Verse 29

İsa onlara şöyle dedi: "Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrının Egemenliği uğruna evini, karısını, kardeşlerini, annesiyle babasını ya da çocuklarını bırakıp da bu çağda bunların kat kat fazlasına ve gelecek çağda sonsuz yaşama kavuşmayacak hiç kimse yoktur."

Verse 31

İsa, Onikileri bir yana çekip onlara şöyle dedi: "Şimdi Yeruşalime gidiyoruz. Peygamberlerin İnsanoğluyla ilgili yazdıklarının tümü yerine gelecektir.

Verse 32

O, öteki uluslara teslim edilecek. Onunla alay edecek, Ona hakaret edecekler; üzerine tükürecek ve Onu kamçılayıp öldürecekler. Ne var ki O, üçüncü gün dirilecek."

Verse 34

Öğrenciler bu sözlerden hiçbir şey anlamadılar. Bu sözlerin anlamı onlardan gizlenmişti, anlatılanları kavrayamıyorlardı.

Verse 35

İsa Erihaya yaklaşırken kör bir adam yol kenarında oturmuş dileniyordu.

Verse 36

Adam oradan geçen kalabalığı duyunca, "Ne oluyor?" diye sordu.

Verse 37

Ona, "Nasıralı İsa geçiyor" dediler.

Verse 38

O da, "Ey Davut Oğlu İsa, halime acı!" diye bağırdı.

Verse 39

Önden gidenler onu azarlayarak susturmak istedilerse de o, "Ey Davut Oğlu, halime acı!" diyerek daha çok bağırdı.

Verse 40

İsa durup adamın kendisine getirilmesini buyurdu. Adam yaklaşınca İsa, "Senin için ne yapmamı istiyorsun?" diye sordu. O da, "Ya Rab, gözlerim görsün" dedi.

Verse 42

İsa, "Gözlerin görsün" dedi. "İmanın seni kurtardı."

Verse 43

Adam o anda yeniden görmeye başladı ve Tanrı'yı yücelterek İsa'nın ardından gitti. Bunu gören bütün halk Tanrı'ya övgüler sundu.

←Previous: luke 17
Chapter 18
Next: luke 19→